Kireçlenme (Osteoartrit), genellikle yaşlılık hastalığı olarak bilinir. İnsanlar arasında sıkça karşılaşılan bu rahatsızlığın en önemli özelliği, kronikleşmeye eğilimli olmasıdır. Kireçlenme, kemik ve iskelet sisteminin bir rahatsızlığıdır ve daha çok eklem yerlerinde meydana gelir. Eklem kemiklerinin birbirine temas eden kısımları kıkırdak yapıyla kaplanmıştır. Kıkırdaklar, kemik başlarının birbirine sürtünerek aşınmasını, hasara maruz kalmasını ve dış darbelerden korunmasını sağlar.

Ülkemiz, orta iklim kuşağında yer alması sebebiyle bitki örtüsü bakımından oldukça çeşitlilik göstermektedir. Bu durumda hastalıkların şifası olan bitkiler de ülkemizde yeterli düzeydedir. Kireçlenmede kullanılabilecek bitkiler şunlardır:

Ülkemizde kauçuk ağacı olarak bilinen bu ağaç, daha çok nemli bölgelerde yetişir. Bu ağacın yapraklarından elde edilen yağın enerji verdiği ve kireçlenme kaynaklı şişmeleri indirdiği bilinmektedir.

Bu bir reçinedir ve akgünlük bitkisinden elde edilir. Başta eklem ağrıları olmak üzere kıkırdak deformasyonu, romatoid artrit ağrılarının dindirilmesi ve kireçlenmenin önlenmesi için kullanılır. Ülkemizde de yetişen bu bitkinin anavatanı Hindistan olup, bitki kurutulduktan sonra ezilerek toz şeklinde yenilebilir veya suya karıştırılıp içilebilir. Piyasada pratik kullanıma uygun tabletler şeklinde satılan ürünler de bulunmaktadır.

Yağ asitlerinin kireçlenmeye neden olan biyolojik sıvıların oluşumunu engellediği, kıkırdakları aşındırdığı bilinen proteinlerin üretimini durdurduğu tespit edilmiştir. Eklem iltihaplanmasının yok edilmesinde de oldukça fazla öneme sahip olan omega 3, kıkırdak dokusunun tekrar oluşumuna katkı sağladığı bilinmektedir.

Bin derde deva olan yeşil çayın etkisi, kireçlenmede de görülmektedir. Günlük bir iki bardak yeşil çayın düzenli olarak tüketilmesi ile bu hastalığın birçok etkisini ortadan kaldırmak mümkündür. Eklem iltihaplarının oluşmasını engellediği, eklem yangılarını azalttığı ve ağrıları dindirdiği bilimsel olarak kanıtlanmıştır.

Ülkemizde Güney Ege ve Batı Akdeniz bölgelerinde yetişen bitkinin Aloe Barbendensis Miller türü, kireçlenmeye iyi gelmektedir. Bitkinin tıp tarihindeki yeri milattan öncesine dayanır. Bitkinin dikenli uzun yaprakları fileto şeklinde kabuğu soyulur ve kauçuksu etli kısmında bulunan jel sıkılarak çıkarılır. Ilık su ile karıştırılarak içildiğinde eklem korozyonlarından şişliklerin inmesine kadar birçok faydası bilinmektedir. Bitkinin yararı nedeniyle bitkisel takviye ürünlerinden birçoğunun ana hammaddesini oluşturmuştur.

Bir çeşit büyük ot görünümünde olan bitki, iltihap oluşumunu engelleyerek eklem şişliklerini azaltmaktadır. Kireçlenme kaynaklı yangı oluşumunu engelleyen bu bitki, kireçlenme kaynaklı hasarların en azından devam etmesini durdurduğu bilinmektedir.

Çınar yaprakları beş dakika kaynatılıp içildiğinde kireçlenmeye iyi gelmektedir. Bu fayda, şişliklerin inmesi ve ağrıların dinmesi şeklinde kendini gösterir.

Bu bitkinin kireçlenmeye karşı etkisinin olduğu bilinmektedir. Kireçlenmeden kaynaklı şişliklerin inmesi ve ağrıların dinmesi için kullanıldığında faydası görülebilir. Bunun için zencefili mutfağınızdan eksik etmemeniz gerekir.

Kireçlenme ve romatizmal hastalık tedavisinde kullanıldığında olumlu sonuçlar alınmıştır. Kireçlenmeye karşı kuşburnu uygulaması çay şeklinde değildir. Isıl işleme tabi tutmak, kuşburnunun içeriğindeki etkin maddeyi yok edebilmektedir. Bu nedenle taze olarak ya da tozun suya karıştırılması ile tüketilmesi gerekir. Ayrıca pratik kullanım için piyasada kuşburnu tabletleri satılmaktadır.

Bu bitki çiğnenerek tüketildiğinde eklem ağrılarını azalttığı tespit edilmiştir. Aynı zamanda şişlik ve enflamasyon (yangı) oluşumunu da azaltmaktadır.

Kıkırdağın incelerek yok olması, kemiklerin birbiri üzerine binmesine neden olur. Böylece iltihaplanma başlar. İltihabi oluşumun yok edilmesi için vücut sıvı salgılar; bu sıvılar eklem yerlerinde kireç oluşumuna neden olur. İnsan vücudunda kireçlenmeye en müsait eklemler, bel, diz, kalça, ayak, el ve boyun eklemleridir. Bu eklemler sağlıklı yaşam için önem arz etmektedir. Bu nedenle aşırı kilo, aşırı spor ve beslenme düzensizliklerinden kaçınılmalı, olası kireçlenme belirtilerini hemen yok etmek için tedbir alınmalıdır.